21 Temmuz 2016 Perşembe








                         DARBEYE DARP  EYLEYEN TEK MİLLET  SANA HAYRAN OLMAMAK MÜMKÜNMÜ ..............
                 Allah bu millete birdaha istijklal marşı yazdırmasın demiş Mehmet Akif ....Tarihi çok severim çok okurum hayal ederdim kahramanları atalarımız hayranlığım hep artardı fakat birde şu zamana dönüp baktığıma nerde ceddimiz nerde biz derdim. 15 temmuz saat 11 civarı ezber tekrarı yaparken kardeşim aradı Abla Darbe var haberlere bak ne darbesi kız dedim Şu 80 ler gibimi evet abla dedi .Hakikaten canlı yayında tüm kanallar yollardan  geçen tanklar ,gökyüzünde helikopter ve f16 lar bir şapşallaştım şaka gibi sanki hep anlatılan şeyler gözümün önündeydi.
       Hemen eşimi uyandırdım Darbe oluyor kalk ! oda benim gibi aynı inanamayan gözlerle ne darbesi yaa dedi , bildiğin darbe ordu devlete baş kaldırıyormuş dedim ve kitlendik ekrana napsak derken TRT de bildiri başladı daha az evvel ezber yapıyordum hafta sonu sınavma değil sınav yarın üzerime doğacak günaşin bile nasıl olacağı belli değildi.

       Yıllarca sınavlarda itilmiş kakılmış ,başörtüsünden yadırganmış ,hep dışlanan hallerimize bir son vermiş haklarımızı kullanmamıza yardım etmiş  destek olmuş devlete darbe oluyordu Elhamdülillah Cumhurbaşkanını gördük nekadar tuhaftır ki akıllı telefon ile canlı yayına bağlandı .Tuhaftır diyorum çünki normalde kürsüde meydanlarda gördüğüm cumhurbaşkanım olay nekadar acilki böyle yayına bağlanmıştı .Bu kabul edilemez! dedi , ordunun tamamı değil sadece bir grup ,gidin sokağınıza sahip çıkın dedi. Nasıl rahatladım hiçbir şey belli değilken sadece  bu sözü bile öyle bir cesaret verdi ki  eşim abdestini alıp giyindi helalleştik ne olcağı bilinmez dedi  darbecilerin yolları kapattığını öğrendik öyle böyle gidecekti  ayrıldık.
       O gitti ne yapsam çocuklar uyuyor tv de askerin taradığı ezdiği insanlar ilk anın şapşallığı geçmiş üzüntü heryanımı sarmıştı eşim gitmişti onun için ne kadar endişelendim bilmiyorum doğrusu çünki o çıkar çıkmaz TBMM bombalandı :( o zaman bu bir darbede değil dedim birileri yok olun bitin diyordu geçmişteki  askeri darbeler gibi de değildi , kardeşimin eşi havaalanına varmış askerler orada insanları taramıştı .Fetih surasine sarıldık elden gelen tek şey buydu o sırada o an hocamdan Allah razı olsun dedim bunu onu görüncede söylicem Allah izin verirse ,sadece sınav için olmasada ezber yapmak zorsada ezberletti bize o anda defalarca okuduk.
  Rabbim bize hem şükürlük hem münacaatlık vermiş Kuranımızı elhamdülillah olmasaydı neye sarılacaktık dedim.
              Köprüden her geçişimiz artık içinde sızı taşıyan bir sevinç karmakarışık bir hissiyat olacak.Biryanda şehitler biryanda  yeniden kazanılmış  hürriyet.

     Saatler ilerledikçe sokaklardaki insan sellerinin kendilerini siper edişleri tankların önüne atışları şehidler ,gaziler ,sivilleri tarayan askerler saatlerce kur'an, haber ,telefon  belki de tüm vatandaşlar aynı durumda olmalıydı saatler geçtikçe teslim olan askerler ihaneti ortaya çıkmış generaller Açtım insanvücudu saatler geçtikçe yinede fizyolojik ihtiyaçları alarm veriyordu ama yemek yiyemedim yiyemiyordum  suyun tadı yoktu lezzeti  yoktu ev üstüme üstüme geliyordu çocuklara gidip baktım bir kaç kez selalar yankılanmaya başladı  o zaman iyice hissettim ülkeme hainler girmişti , konvoylar  ,arefe günllerinde gördüğümüz insan kalabalığı, sanki bir mahşer yeri gibiydi dışarısı.
    Sabahın ilk ışıkları  ile daha toparlanan durum  asıl hainlerin  içimizde olduğunu kanıtlarken Tarih sayfalarında kaldığını zannettiğim ceddimizin o gece sokaklarda tekrar ortaya çıktığı idi  en güzel gerçek .Öyle birşey ki çocuklar olmasa bende giderdim  çünki aklıma gitmekten başka birşey gelmiyordu ,kendi halinde yavaş zannettiğimiz insanlar bile eşim gibi kendini sokağa atmıştı o an kanların da sanki yıllardır uyuyan cengaverler ortaya çıkmıştı.
         

   TV de hep aynı şeyi söylüyorlardı darbeciler Türk halkını hesaba katmadı ! şunu söylemek istiyorum ben bile kendimden bu adrenalini beklemezken vatandaş dahi kendinden bunu beklemezken tabi hainler hesap edemeyecek.
   TBMM yi bombalanması  sanki namusumuza uzatılmış bir el değilmiydi . Ertesi gün biz bu şekilde  olaya kilitlenmişken başkalarının market boşalttığını duymak ayrı bir üzüntü oldu  :( Yeme kardeş soğan ye ekmek ye yeme ama ne işin var markette yaaaaa :(
    Plansız şu an aklıma geleni yazıyorum 5 gündür tv ,internet ,köşe yazısı kitlenmiş durumdayım habire çıkan yeni haberlerden ayrı bir üzüntü  duyuyorum. Nasıl bir şey kedini bukadar halim salim bir maskenin arkasına saklayıp dini alet edip kardeşini yok etmeye yöneltir işin bu taraflarını herkes biliyor zaten artık ama  insanları ayıran şucu bucu diye saflara koyan tarikat mezhep cemaat oluşum her ne ise hepsi korkunç görünüyor artık  gözümde kardeşim de yurttaşım de herkes kişisel özgürlüğü  dahilinde yaşasın  niye bukadar karmaşıklaştırılıyor herşey o karmakarışıklığı gelip hainler böyle kullanıyor .Beşinci gün oldu hala yediğimden içtiğimden lezzet alamıyorum bebeği ile oynayan kızımı görünce şükürden sarsılıyorum her anımız ne kadar kıymetliymiş yarabbim şimdiler de  belkide çok daha farklı bir durumda olacaktık ,belkide eşim hiç dönemeyecekti, kıldığımız namaz ettiğimiz şükür bile sanki artık olması gerektiği gibi artık gönülden her hücremiz katılarak hissederek nefes alıyorum evladıma bakıyorum sokakta yürüyorum bunlar ne büyük nimetmiş..Bize başka vatan yok her kum tanen nekadar değerliymiş nekadar azizmiş.:(
                   İnşeaallah cesaret edemezler karışıklık çıkarmaya Rabbim oyunlarınızı bozsun rabbim vatanımızı bize bağışlasın.Devletimizi başımızdan eksik etmesin kürt ,laz ,türk farketmeden bize kardeşlik sevgisi versin safımızı sık tutsun. Daha neler neler var içimde isimle küfretmek istediğim şahıs var ,ismi lazım değil .Cumhurbaşkanına yazmak istediğim destan  var neler neler .İstiklal marşınn her kıtasının ayrı ayrı gerçekleştiğini gözlerimle görmüşüm ben artık  o bayrak huzurla dalgalanmadıkça rahat etmem. EN ÖNEMLİSİ AKİF 'İN DEDİĞİ GİBİ RABBİM SEN BU MİLLETE BİR DAHA İSTİKLAL MARŞI YAZDIRMA .Aminnn.


25 Mayıs 2016 Çarşamba









"YOLLAR....

Bir ömür biçsen yollara,
Aylar , haftalar , günler , aksa pencerenden,
Hep gittiğini sanan benliğin hep aynı yerde ,
Kendi içinde bir girdap yollar...


Bazen alabildiğine nazik yollar ,
Bazen çakıl taşları ile karşılar seni ,
Bir bilek burkması gibidir acılar,
Sendeler sarsılırsın da yine koşarsın.


Pembe bir bulutun peşinde gidersin,
Mavi bir uçurtma belirir mavi gökyüzünde.
Belirlediğin ufuk hep ama hep ilerde,
Bazen kararsız ,bazen şaşkın yollar...


Taze umutlar ,taze hayaller ,içinde dolaşır,
Yapmak istediğinde aklı karışır,
Hiç bitmeyecekmiş gibi döner dolaşır,
Her günün de ayrı kandıran yollar...


Biriktirebildin mi ? İstediklerini,
Yazmazya vakit yok , aşkı ,sevgiyi,
Bilenler nereye gitmiş yolun sonunu ,
Her adımında hızlıca koşan yollar...



Dün yitip gitmiş ,yarın muamma,
An dediğin yollar gibi akmakta,
Gündüz geceye,siyah beyaza dönmekte ,
Bazen cesur ,bazen korkak ,eskiyen yollar...


Kızıl bir güneşe doğru ,çağırır seni ,
Hiç bir ah ,hiç bir vah ,dinlemez ki !
Bir durakta ana ,bir durakta baba ,diğerinde sevgili,
Bırakır gider de ,geriye bakmaz yollar...


İlahi bir ses bazen uyarır,
Kimisi duyar , kimisi sararır ,
Keşke ve keşkeler ,içinde kabarır ,
Bir kere geçtin mi , dönülmez yollar...


Sen de mi burdasın beyaz kelebek,
Bir yar olsa yol gösterecek,
Kalabalıklar içinde , kaybolacak,
Dost görünüp ,can görünüp ,bırakan yollar...



Her şeyden kaçılırda yoldan kaçılmaz,
Biçilmiş,kesilmiş,hesaplanmışlar.
Küçücük bir muhabbetin peşinde ,
Bazen yorgun ,bazen bitkin yok olan yollar...


Aç gözünü ! Aç gönlünü ! Yollara bir bak !
Sana da bana da ,bir hülya ancak,
Acaba gerçek ,ne zaman doğacak ?
Kimine şimdi , kimine sonra bitecek yollar...


Yalnız ve yalnızlığınla yola gidersin ,
Binbir gönüle dokunur geçersin ,
Yanında akan şu yollar da gördüğün yüz kimin?
Başı da ,sonu da ağlatan yollar...



SEHER ÜNLÜ
30/03/2016 (İstanbul'da bir İETT exspres seferİ hatırası)






22 Nisan 2016 Cuma







         HER GÜNE YENİ BİR DERS!
        
        Klişe olmasın diyordum ama öyle bir serzeniş günümdü bugün .Bana ders olsun dediğim bir gün yazmak lazım ki unutmayayayım her okuduğumda kendime yeni sorular sorayım.
       Ben deniz yengeç burcuyum sorumluluğun insan bedeninde hayat bulmuş hali yengeç.Hiç kendini övüyor sanmayın aksine sorumluluğu budalaca yaşar yengeç .Sırtına yüklersin yüklersin de bir tutamını düşürse yine kendine kızar bu yandan yandan giden eşrefi mahlukat.
     Birde hiiiç sorumluluğu derdi sıkıntısı yokmuş gibi yenilerinin altına girer hemde en iyisini yapsın ister vicdan koyar ,sağlık koyar ortaya da yine görevinden ödün vermez.Süzme süzme dersiniz bunları görünce işin mi yok bacım biraz otur yerine hayır demeyi öğren dimi .Yok ilahi ışık görür o herşey de kutsallık ve kutsanmışlık ile yıkar her eline aldığını yaptığını .
     Birde mıknatıs gibi çekerler belayı :)Hasedini ,yalancısını ,dedikoducusunu hep bunların çevresindedir ,önce anlamaz garibim kendi gibi lay lay lom kuşlar ,böcekler, çilekler, tabiat ,hoşgörü sonra bakar ki astar kılıf ters imiş enseye kendinden bir tokat.
     Birde önce anlatmaya çalışır kendini sanki karşısındakine verir en güzel şansları zira yeni bir sorumluluk almıştır kendince ,herkes iyi niyetli olsa keşke.Senin elinde sihirli değnekmi var kuzum otur oturduğun yerde ,adama pabucunu ters giydirirler öyle.
    Birde siyaset yapamaz:) Yada yaptığını zanneder ama dümdüz hatun içi dış dışı iç bu seferde kendi lafı ile vururlar ,alem  akıllı senin gibi saf nerde?
    Sorumluluk abidesidir bu yengeç kapkalın kabugu ile kayaları taşır yavaş gider ama dünyalar aşır ,
sert zannedersin ama kalın kabuk yumuşak korkak bir çocuk saklar içerde ,sen nelerde saklıyorsun içerde ne zaman doldurdun onca acıyı ne zaman sığdırdın bunları.Yokmudur bunun bir sınırı?
   Yükle yükleyebildiğin kadar kotasız acıyı!
     

10 Mart 2016 Perşembe

    MİNİ MİNİ MİMM MİMM....

   Şu bloger hatunları hiç boş durmuyor yeni yeni icatlar çıkarıyor:)Baya bir zamandan beri var bu mimleme ama düşününce internet insanı asosyal yapıyoorun aksine tam bir sosyalleşme bence şimdi su'nun notu beni mimlemiş sağ olsun ve şimde benimde birilerini mimlemem lazım kendi kabuğunda yaşamayı seven yengeçi al hadi hodri meydan de hemde sende başkalarına hodri meydan de de:))
   Şimdi bu sosyalleşme değilde nedir.Utangaçım ayol ben şimdi kimi mimm dicem az düşüneyim ve
http://sununnotu.blogspot.com.tr/2016/03/gunlerden-mim.html ve su 'nun sorularına cevap yazayım.,
    

En sevdiğiniz yayın evi hangisi?

   Şimdi çok güzel soru ama ben kitap alırken yayın evini hiçmi hiç umursamam ,hedef odaklı bir insan olarak ya aradığım konuya yada dikkatimi çekene odaklanırm.Ayy çok zormuş bu soru kendimi kötümü hissetsem bilemedim ama birkaç yayın evine orta okul bebesi iken kafayı takmışlığım var bari onlardan bahsedeyim Kaknüs kitap evine okul zamanı çok giderdik kitap ,yayınevi cafe üçlemesini ilk deneyim edişimdi ve pekte hoşuma gitmişti kahvenizi içerken hali hazırda şair yada yazara rastlamakta mümkün:)

Bu yayınevinden okuduğunuz bir kitabı yorumlayın?

Benim için değerli hakkaten iz bıraktı diyebileceğim iki rus yazar vardır Tolstay ve Dostoyevski 
tolstoydan İçimizde ki Şeytan kitabını o zaman Kaknüsten almıştım ,zaten küçük dünyanıza yeni sorular ve dünyalar açan tolstoyun sorgulayışlarıda daha da bir anlamlı oldu benim için o zaman .
Dostoyevski nin suç ve cezasın dan bahsetmesem gece rahat uyuyamam ,7. sınıf zamanları okuduğumda felsefeye dairde bir coşku vardı ozaman içimde felsefe sohbetleride oluyordu okulda birde ben suç ve ceza okumuşum heyyyt kim tutar beni,o nasıl betimlemedir öyle sevgili dostoyevski en ayık zamanında yazmış o kesin !zira Vicdan  ne dir ?diye sorulsa nerdeyse robota bağlayıp Dostoyevski derdim o zaman:) Vicdan ve insanın bunu en acı şekilde tüm damarlarında hissedişi ve yine insan olmanın verdiği acizlikler  hayat içinde kaası karmakarışık Hukuk öğrencisi Raskolnikov (Arada kafasına tekme atma hissi uyandırmışsada sonun da gözüme girdi delikanlı) amma gaçmişe gittim kitabı okuduğum zaman oda da o dönem bir tütsü yakma hobimiz vardı vanilya aroması burnuma geldi yeni ve flaşbekler,,,

Okuduğunuz kitaptan beğendiğiniz söz ?en fotolusundan hemen size buyrun.



Bu yayınevinden kitap çıkarsaydınız tutmasaydı ne hissederdiniz?

Benim için büyük ama insanlık için küçük bir adımmış herhalde derdim:)

Bu yayın evinden almak istediğiniz kitaplar neler?

hihi kötülük gülüşü yapim az şuraya istemek ve ben yanyana gelmişiz o listenin sonu gelmez mevzu kitapsa ki öğrenciyim şu an züürt ağa modundayım daha da bi acıklı istiyeyim ozaman:))
1.Nefis Psikkolojisi :Mustafa Merter
2.Mantıkut Tayr:Kuşların Diliyle :Feridun Attar 
3. Amak-ı Hayal:Filibeli Ahmet Hilmi
İşte böyle benim cevaplarımdaa,herkesi gece gece iii gecelerr.

8 Mart 2016 Salı


          AKATSUKİ NO YONA


  Animede izlerim !
      Çoluk çocuk, iş güç ,okul  koşturmaca dünya bunların içinde bir döngü içinde benim için dönerken ,her telden çalan zevklerimi farketmişsinizdir muhakkak.Tüm bu koşturmaca ve vakitsizlik içinde zombi olmak gibi gizli bir emelim olabilir.Bilinç altıma yerleşmiş ve bana bu süreçte istediğini de yaptırıyor olabilir:=)
      Bir bakmışsın ders çalışıyor,bi rbakmışsın ezber yapıyor,bir bakmışsın çocuklar ile hoplayıp zıplarken ,bir bakmışsın ödevdi yemekti .temizlik,azda hava almak lazım hoooop gün bitmiş tabi aralarda yaptıklarımı yazmadım.Sen bu deli hatun (ceylan gibisin diyenlerde var tabi :))  Anime izlemeyede vakit bulur beğendim sizede tanıtayım dedim.

       
       Klasik şımarık prenses karakterini bilirsiniz,şımarık prensesimiz bir gün hayatın gerçekleri ile insanların ikiyüzlülüğü sebebi ile en acı şekilde karşılaşıyor.Daha önce yaşadığı umarsız hayatının  pişmanlığı ve üzerindeki sorumluluklarıda yerine getirebilmek için dostları ile bir yolculuğa çıkıyor .Tabi bu yolculuk bir amaç üzere gerçekleşiyor .Kendini bulma yolunda yapılan bu yolculuk ki komedi sahneleri de bol ve dram,komedi,aksiyon iyi işlenmiş ,romantizm olayı abartılmamış beğendiğim animelerden ordu .Açılış kapanış müzikleride tam şu andaki haleti ruhiyeme tercüman oldu diyelim izleyeli iyi seyirler :)


       Bu kapanış müziğimiz acıkın tersingen olduğumdan herhalde bunu daha çok sevdim :)anlamıda pek güzel.

     Geri dönemeyeceğim günler için gözyaşı dökerken 
     Baktığım gökyüzü kızıl alevler içinde yanıyor,
     Kendi gücümü ve zayıflığımı farkettiğim günden beri.

     Sen sakın korkma yüreğinin götürdüğü yere git
     Rüzgarı yarıp geçen  senin gezgininin yolunu,
     Şafak  aydınlatacak.

     Gökyüzü uçarcasına geçen o zaman 
     Geçmiş sözümüzü yerine getirdiğimiz an,
     Şafak aydınlanacak.
    
        Buda openin  2 müziğimiz.Aksiyon sahnelerinde kullanmışlar.


Şaka maka  derken baharda geldi leyleği havada da görmedim bu yıl ama gezesimiz var ailecek bakalım bizede seyahat yolu açılacakmı:)
   
                         

2 Mart 2016 Çarşamba





   ÇEKİLİŞ 2 
    
    Bir önceki yazımda sevdiğim bir blog olan su'nun notu nun çekilişini haber vermiştim çok hızlı blog sahibemiz kendi gibi okuyucusunuda kitap hediyesine alıştırmak istiyorki bir çekiliş daha düzenlemiş hemde daha da zengin bir kitap listesi ile 
http://sununnotu.blogspot.com.tr/2016/03/cekilis-2.html bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
   Birde size bu blogun içeriği hakkında bilgi vereyim blog sahibemiz tam bir kitap  kurdu hayalperest onun yanında blogun eski yazılarında da göreceksiniz ki azim ,emek,hüzün ,sevinç ile hayatından kendinden estantelerle bazen güldürüp bazen düşündürüyor şu zamanda boş beyinlerin amaçsız anlık düşünen insanların içinde böyle küçük şeylerden yaşadığı mutluluğu büyük umutlara çeviren birine rastlamak güzel eminim sizde seveceksiniz :)
                                                                     sevgiler 

29 Şubat 2016 Pazartesi



       

        

        Harikalar diyarından bir çekiliş 


      Uzuuuun zamanlar uzuuun aralar veriyorum ama olsun güzel şeyler yapıyorum inşeallah okuyorum okutuyorum çocuklarımı büyütüyorum arada da buralara uğrasam iyi olur ama ağır bir bölüm seçmişim öyle pek gözümü açamıyorum rahat ve burayıda ihmal ediyorum .
   Benim için değerli biri olan http://sununnotu.blogspot.com.tr/2016/02/cekilis.html  çekiliş yapıyormuş.Kitap kurdu öğretmen her işi güzel yapan dokunduğu herşeyi güzzelleştirip anlamlandıran çiçeği burnında örtmenimin çekilişine katılamasam ve de burada duyurmasam olmazdı zaten .
   Hemen katılın vede sizi böyle bir blogla tanıştırdığım içinde beni anın :)